Danske Bank’tan TCMB Yorumu: Yol Engebeli, Günler İse Sayılı Olabilir

Finlandiya merkezli finans kuruluşu Danske Bank, ortodoks politikalara geri dönerek kendine beyaz bir sayfa açmaya çalışan Türkiye ekonomisi hakkında değerlendirmelerini paylaştı. Yayımladığı 2 sayfalık raporda, TCMB’nin faiz artırımlarına yönelik tahminlerini de paylaşan Danske Bank, uzun süredir ‘rasyonel olmayan’ ekonomi politikaları uygulayan Türkiye’nin ‘rasyonel’ zemine dönüş yolcuğunun zorlayıcı olacağını da yazdı. TCMB Başkanı Erkan ve Hazine ve Maliye Bakanı Şimşek’in günlerinin ise sayılı olabileceği tahmini, raporda dikkat çekti.

Kişisel Tercihler Merkez’in İtibarını Aşındırdı

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın düşük faiz tercihinin kişisel bir tercih olduğuna değinen raporda, bu politikayı uygulamak için Türk ekonomisinde feda edilen bazı şeylerin Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası’nın itibarını aşındırdığı yorumunda bulunuldu.

Uygulanan düşük faiz politikasının bir sonucu olarak enflasyonun hızla yükseldiğini ve döviz rezervlerinin hızla gerilediğine dikkat çeken Danske Bank, yabancı borçlanmaya dayananların özellikle yeniden finansman şansının azaldığını ve kritik bir döviz krizi riskinin ülke içinde var olduğunu belirtti.

Merkez’in Kura Müdahalesi Daha Seyrek

Düşük faiz ısrarının Türkiye’yi bir kısır döngü içerisine soktuğunu ifade eden analistler, bu politikanın kredi kanalları üzerinden talebi ve dolayısıyla değersiz TL’ye rağmen ithalatı artırdığını ve cari açığı büyülttüğünü yazdı.

28 Mayıs’ta gerçekleşen seçimlerin arından ekonominin dümenine geçen Mehmet Şimşek ve TCMB Başkanı Hafize Gaye Erkan ikilisinin itibarlı bir bankacılık geçmişleri olduğunu ifade eden Danske Bank, özellikle bu atamaların ardından dövize yapılan müdahalenin daha seyrekleşerek yapay olarak değer kazandırılmış olan TL’nin serbest bırakıldığını belirtti. Yüzde 8,5’ten yüzde 15 seviyesine yükseltilerek hala enflasyondan düşük seviyede olan politika faizinin, TL’deki değer kaybına destek çıktığını yorumu yapılırken, kura yönelik seyrekleşen Merkez müdahalesinin temmuz ayı itibarıyla tekrardan başlamış gibi gözüktüğü ifade edildi.

Hafize Gaye Erkan’ın Merkez döviz müdahalesini bıraktı yorumunun ardından, kamu bankaları aracılığıyla 1 milyar dolar satıldığına dair iddiaların ortaya çıkmasıyla birlikte Danske Bank tarafından yapılan “Temmuz’da müdahale tekrar başlamış gibi görünüyor” yorumu, yeni Merkez Başkanı’nın ifadeleri ile çelişiyor gibi gözüküyor.

Şimşek ve Erkan’ın Günleri Sayılı Olabilir

Peki gerçekten ortodoks ekonomi politikalarına dönüldü mü? Raporda bunun cevabı net olarak verilmiyor ancak bazı uyarılar bulmak mümkün.

Öncelikle faiz artırım patikasına geri dönen ve PPK tutanaklarından da bunu net bir şekilde okuduğumuz TCMB’nin faiz artırımı için fırsat kolladığı belli. Ancak bunu hızlı bir şekilde yapmıyorlar.

Raporda Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın 28 Mayıs seçimlerinin ardından faiz politikasından dönülüp dönülmeyeceğine dair sorulan bir soru üzerine “Ben hala aynıyım.” yanıtını verdiği hatırlatılıyor. Bu bağlamda, yeni ekonomi yönetiminin tam bağımsız olamayabileceği ve büyümenin beklentinin altında kalması halinde “günlerinin sayılı olabileceği” ifade edildi.

Faiz Yüzde 25 İle Zirve Yapacak

TCMB tarafından faizlerin çıkartılacağı seviyeye yönelik tahminlerine de raporda yer veren analistler, gelecek üç toplantıda Merkez’in faizleri her bir toplantı içi 250 baz puan artıracağı ve yüzde 22,5’e çekeceğini, bununla birlikte faizlerin 2023’ün son çeyreğinde yüzde 25’e çıkarak zirveye ulaşacağı tahmin edildi.

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir